Dara Antik Kenti

Yazarın Yorumu

Mardin Nusaybin yolu üzerinde bulunan 7 bin yıllık büyüleyici bir yerleşim yeri olan Dara M.Ö 530 ve M.Ö 570 yılları arasında İran hükümdarı Darxis’ in emri ile bir yerleşim yeri olarak kurulmuştur ve söylenenlere göre oldukça geniş bir araziye sahip olan kentin yalnızca %10′ u şuan ziyarete açıktır. Mezopotamya’yı da kapsayan Abbasi , Emevi ve Osmanlı gibi uygarlıkların hakimiyeti altına girmiştir.

Dara köyünde birçok kalıntı köy halkının özel mülkiyeti olduğu için kazılara Sarnıç ve Agoradan başlanmıştır. Harabenin sonunda yer alan Galerinin alt katında yer alan 3binin üzerinde insan kemiği vardır ve bunların Tevrat’ta Ezekiel peygamberin mucizesindeki gibi yeniden dirilecekleri için bu mezarda toplandıkları söylenmektedir. Sarnıç’ta yer alan ve yüksekliği 100 metreyi bulan Dara Zindanları da görenleri oldukça etkilemektedir…

Antik kentleri dolaşırken şehrin aktif olduğu dönemlere ruhani bir seyehat yapan herkes beni anlayacaktır. Buradaki rüzgar size dönemin ezgilerini getirir. Taşlar o dönemdeki herbir bireyin ayak izlerini taşır. Duvarlara baktıkça insan düşünmeden edemez onlar da aşık oldu, acı çekti, ölüm gördü, yoksulluğu tattı, güldüler ve ağladılar. Şuan isimlerini kimsenin bilmediği o binlerce insan da sabah uyanıp çalışmaya gitti.

Kendisine güzel elbiseler seçti, şarkılar söyledi. Gençler belki Dara deresinin kıyısında köprünün basında buluştular gizlice. O anne de evladını öptü bastı bağrına. Şimdi yoklar, isimleri yok, gözlerindeki ışıltıya şahit olmuş bir tek canlı bile yok… Yalnızca taşlar saklıyor içinde yaşanmışlıkları, görebilenlere…

Galeri

Yazarın Yazı ve Galeri Sayfaları Dara Antik Kent Yazıları

Türkiye Turu